2010 GENEL KURULUNA GİDERKEN
SMMM Gökhan DEDE–06.05.2010
Mayıs-Haziran 2010 aylarında tüm Türkiye genelinde SMMM Odalarının genel kurulları yapılacaktır. ASMMMO’nun Genel Kurulu 05 Haziran, seçimleri de 06 Haziran 2010 tarihlerinde yapılacaktır. Bu nedenle meslek grupları hizmet yarışı içerisindedirler.
Hepsine başarılar diliyorum.
Bu genel kurulların önceki yıllarda yapılan genel kurullara şeklen benzese de, sonuçları itibarıyla benzemeyecektir. Bir kere nispi temsil sistemi nedeniyle çeşitli siyasi, etnik vb. yapılara, mesleki politika anlayışlarına sahip kişilerin oluşturacağı organlar oluşacaktır.
Genel kurullar, iktidar grubu için bir tür vitrindir. Ürünlerini sergileyeceği platformlardır. Aynı zamanda diğer kişi ve gruplar için de kendilerini ifade etme yeridir.
İktidarda olanlar için asıl önemli olan, bu genel kurullara gelinceye kadar yaptıkları ya da yapamadıklarıdır. Özetle, iktidar olmadan önce verilen sözlerin ne kadarının tutulduğu, gerçekleştirildiği, başarı grafiğinin ne olduğu, yeni şeylerin yapılıp yapılamadığı, yapılanları da yok edip gerilere mi düşürülüp düşürülmediğidir? İktidarda olanlar için bunlar meslek mensubu gözünde çok önemli göstergelerdir.
İktidara talip olanların geleceğe ilişkin söylem ve eylemlerinin inandırıcılığı ise seçim sonuçlanınca gün ışığına çıkar. Yani inandırıcılığınız sandıktan çıkacak oylar kadardır.
Mesleğin geleceği için verilecek görüntü, genel kurul sırasında ve öncesinde yapılan söylemler, ileri sürülen görüşler, yapılan katkılar ve gösterilen hedeflerde şekillenir.
İktidar süresi boyunca meslek mensuplarına ve meslek gruplarına karşı ne kadar demokrat ya da anti demokratik tutum içerisine girdiğiniz hafızalarda yer edecektir. Demokrasiyi, seçim platformunda çoğunluğun azınlığa sayısal üstünlüğü ve tahakkümü, ya da eldeki olanakları olabildiğince kendinize kullanmanız da hafızalarda yer edecektir!
Seçimlerden önce verilen vaatlerin ne kadarının gerçekleştirildiği, meslek kitlesi ile nasıl paylaşıldığı, birlikte üretip, birlikte yönetip yönetilmediğinin muhasebesini yapan muhasebeciler bilançoyu da çıkaracaklardır. İşte bu bilanço başarı grafiğini gösterecektir. Elbette ki bilanço analizini uzman gözüyle yapmak gerekir.
Diğer mesleklerde olduğu gibi muhasebe ve mali müşavirlik mesleğinin de, “hoşgörülü, öngörülü yöneticilere” gereksinimi vardır.
Hatta buna bu dönemde daha çok gereksinim vardır.
Önemli başarılar elde edilmiş olmasına karşın, mesleğin kamuoyunda beklenen, özlenen saygınlık düzeyine hala eriştirilemediğini de biliyoruz.
Bu hassas dönemde temel hedef, muhasebecilerin ve mali müşavirlerin birliğini sağlamak olmalıdır.
Hemen her grup ya da temsilcileri de bunu söylemektedirler. Bu söylemlerinde samimi olduklarını düşünmek gerekir.
Ancak, grup temsilcilerinin gerek dünya görüşleri, gerekse bu günün ve geleceğin mesleki politikaları konusunda hemfikir olduklarını söylemek olanaklı değildir.
İşte asıl tehlike de buradadır.
Geleceğin meslek örgütleri, gerçek anlamda demokratik davranan, insan haklarına ve özgürlüklerine saygılı olan, cinsiyet ayrımcısı olmayan, yalnızca siyasi anlayışlarını, dinci ve ırkçı kafa yapılarını meslek örgütlerini kullanmak amacıyla buralara taşımayan, temel mesleki politikalar konusunda ortak noktalarda, asgari müştereklerde buluşabilen, grup ve kişilerden oluşturulan yöneticilerle yaratılabilir.
Bu temel arzumuz, önümüzdeki günlerde yönetimi paylaşacak olan grup temsilcilerince ne kadar sağlıklı biçimde hayata geçirileceğini hep birlikte göreceğiz.
SMMM Gökhan Dede
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder