Sayfalar

5 Kasım 2012 Pazartesi

TÜRMOB’UN NİSPİ AİDAT UGULATMA ÖNERİSİ ÜZERİNE -2-


TÜRMOB’UN NİSPİ AİDAT UGULATMA ÖNERİSİ ÜZERİNE -2-
13.08.2012

Bilindiği üzere 3568 sayılı Yasa’nın 16-b maddesinde YMM ve SMMM Odalarının gelirleri adlandırılmış ve bunlar arasında üyelerinden alacakları “yıllık üye aidatları” da sayılmıştır. 
Yasa’da olmamasına karşın, yıllık üye aidatları yönetmelikle maktu ve nispi olmak üzere iki tür olarak belirlenmiştir. Aidatların serbest büro işleten ve aynı zamanda SMMM ya da bağımsız denetim şirketi ortağı olan meslek mensuplarına nasıl uygulanacağına ilişkin çelişkiler mevcuttur ve çelişki devam etmektedir.
Kısacası bugüne kadar üye aidatları konusu Yasa ve yönetmelikler bağlamında hep tartışılır olmuştur. Bu tartışmalar ve uygulama farklılıklarından olacak ki bu defa TÜRMOB, YMM ve SMMM Oda başkanlıklarına gönderdiği 13.07.2012 tarih ve 03990 sayılı yazısıyla bu konuda ortak bir uygulama yapılmasını istemiştir.
TÜRMOB Genel Sekreteri imzasıyla gönderilen yazıda:
Özellikle serbest büro faaliyetinden dolayı gelir vergisi mükellefi olup, aynı zamanda şirket ortağı olanların nispi aidatlarının tespitinde serbest meslek kazancı ile dağıtılsın veya dağıtılmasın beyan edilen kurum kazancından meslek mensubunun payına düşen tutarın toplanarak tek bir nispi aidat mı ödeneceği, yoksa nispi aidat hesaplamasının ayrı ayrı mı yapılacağı konusunda bazı odalarımızda uygulamada tereddüde düşüldüğü anlaşılmaktadır. Dendikten sonra:
“Odalarımızın büyük bölümünde uygulandığı gibi nispi aidat ödemelerinde, serbest meslek kazancı ile kurum kazancından paya düşen tutarın birleştirilerek, toplam tutar üzerinden %1 nispi aidat alınması ve alınacak toplam nispi aidat tutarının maktu aidat tutarının 1 katından az20 katından fazla olmaması gerekmektedir.
“Bilgi edinilmesini ve nispi aidat ödemelerinde uygulamanın yukarıda belirtildiği gibi yapılmasını rica ederiz.” Denmektedir.
Yazıda “… serbest meslek kazancı ile kurum kazancından paya düşen tutarın birleştirilerek, toplam tutar üzerinden %1 nispi aidat alınması ve alınacak toplam nispi aidat tutarının maktu aidat tutarının 1 katından az olmaması gerekmektedir,” denmektedir.
Hem YMM hem de SMMM Odaları Yönetmeliğinin 16/2 maddesine göre, meslek mensubunun şirket olarak faaliyette bulunması halinde dağıtılsın dağıtılmasın beyan edilen kurum kazancından payına düşen tutarın %1'ini yıllık aidat olarak ödemek zorundadır.
Odalarımızda gerçek kişi ve tüzel kişi (şirketler kütüğü) üye kayıtları bulunmaktadır.
Konuya, şirket tüzel kişiliği açısından baktığımızda, olay, yönetmelik nezdinde daha da vahim yanlışlarla doludur. Yasal ve adil değildir. 3568 sayılı Yasa’da olmayan bir hüküm için yönetmelikle düzenleme yapılmıştır.
Mesleki şirketin ortaklarına kâr dağıtımının söz konusu olmaması durumunda, yani şirket ortağına ödeme yapıl(a)maması halinde şirket ortağı olan meslek mensubunun elde ettiği bir gelir söz konusu değildir. Dolaysıyla aidat tahakkuku da yapılamaz.
SMMM ve YMM Odaları Üye Aidatları İle Birlik Paylarının Tespitine Ait Yönetmelik gereğince, kâr elde edilmesi durumunda mesleki şirket adına nispi aidat tahakkuk ettirilerek alınması gerekirken, bu Yönetmelikte böyle bir hüküm yoktur ve bu bir eksikliktir. Aynı Yönetmeliğin 6/b maddesi gereği nispi aidat, çalışanlar listesinde kayıtlı meslek mensubundan alınan aidattır.
Zarar etmiş mesleki bir şirketin serbest bürosu olmayan ortaklarına ayrıca her bir ortak için ayrı ayrı olmak üzere asgari yıllık maktu aidat tutarında nispi aidat tahakkuk ettirilmesi adil ve yasal değildir.
Yine serbest büro işleten ortaklar için şirket kârından ortağın payına düşen kısmının serbest bürodan elde ettiği kazancına ilave edilerek aidat alınmak istenmesi de yasal ve hakkaniyetli değildir.
Günümüz rekabetçi ortamında ulusal bağımsız denetim şirketleri genellikle zarar etmekte, çok sayıda denetçiyi bünyesinde bulundurmakta, mesleği yapmak için direnmektedirler. Böyle bir durumda TÜRMOB’un adil bir düzenleme yapmak için çaba harcaması gerekirken, zarar eden şirket ortaklarından ikinci bir nispi aidat alınmasını önermesi, onları cezalandırmak, daha da mağdur etmek anlamına gelmektedir.
Bilindiği üzere 6111 sayılı Yasa’ya göre üye aidatlarını süresinde ödemeyen meslek mensuplarının gecikme faizleri ortadan kaldırılırken, diğer yılık maktu ve nispi aidatını düzenli olarak ödemiş olduğu halde, ortağı bulunduğu mesleki şirketin zarar etmesi nedeniyle, sırf ortaklığından dolayı tekrar yılık maktu aidat tutarında nispi aidat tahakkuk ettirilerek tahsil edilmek istenmesi adaletli olmadığı gibi, yasal olmaktan da uzaktır. Çünkü bu mükerrer aidat almak demektir. Ayrıca 3568 sayılı Meslek Yasa’nın 16. Maddesinde böyle bir uygulamadan bahsedilmemektedir.
Şunu da önemle belirtmek istiyorum ki; hiçbir meslek odasında görülmeyen bu tür aidat alımı, Anayasamızın eşitlik ilkesine de aykırıdır.
Yukarıda belirtilen nedenlerle uygulanması imkânsız, günün şartlarına uymayan ve yasal olmayan Yönetmeliğin 10. Maddesinin uygulanarak, zarar eden şirket ortaklığımdan dolayı adıma mükerreren tahakkuk ettirilecek nispi aidat tahakkuku mağduriyetime neden olacaktır.
Konu, TÜRMOB’un yukarıdaki uygulama birliğine yönelik sözde yaptırımıyla noktalanmamalıdır.
Konunun hakkaniyetli olanı, nispi aidatın tüzel kişiliği olan ve şirketler kütüğüne kayıtlı olan mesleki şirketin elde ettiği kârı üzerinden şirketten alınması, ortaklarından ayrıca aidat alınmaması, serbest büro işletenlerin buradan elde ettikleri matrahlarına yansıtılmaması hakkaniyetli ve yasal olanıdır.
TÜRMOB’un bu kararının yerinde olmadığını, uygulanması durumunda, yanlışlıklar, hukuksuz, hakkaniyetsiz uygulamalar devam edecektir!
Hatırlatmak isterim ki, bu konuya ilişkin ASMMMO’nun 11 Mayıs 2002 tarihli genel kurulunun almış olduğu bir karar bulunmaktadır. Bu karara ilişkin önerge şahsıma ait olup, önerinin altında seçimlere katılan grupların temsilcilerinin de imzaları bulunmaktadır.
Buna göre, 2002 yılından bu yana yalnızca meslek şirketleri elde ettikleri kârları üzerinden nispi aidat ödemekte, ortaklarına ayrıca nispi aidat ya da maktu aidat tahakkuk ettirilmemektedir. Bu karar ASMMMO’da 2012 yılına kadar bu biçimde uygulanmış olup, aksine bir genel kurul kararı da yoktur.
ASMMMO genel kurulunun almış olduğu bu karar karşısında TÜRMOB’un bahsi geçen talebi geçerli ve yasal değildir. Çünkü aidatların miktarları genel kurullarda belirlenmektedir.
Dolayısıyla 2002 ASMMMO Genel Kurulu’ndan geçmiş olan karar adil ve yasal olup, uygulamaya devam edilmelidir.

SMMM Gökhan Dede
Sorumlu Ortak Baş denetçi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder