Sayfalar

11 Kasım 2010 Perşembe

YENİ TÜRMOB YÖNETİMİ

YENİ TÜRMOB YÖNETİMİ
SMMM Gökhan DEDE  (SOB) – 11.11.2010

24 Ekim 2010 tarihinden itibaren TÜRMOB’da yeni bir döneme girildi, diyenlerimiz vardır. Ancak, 20. Genel Kurul’da seçilen yönetim kurulu üyelerine baktığımızda büyük çoğunluğunun eski yöneticilerden, icranın ise tamamının önceki dönem yöneticilerden oluştuğunu görmekteyiz.

Yeni genel başkanın SMMM kökenli,  serbest çalışan ve sınavla YMM’liği edinmiş olması, SM ve SMMM meslek kitlesince önemsenmektedir.  

TÜRMOB’da görev yapan genel başkanlar elbette ki önemli çalışmalar yaptılar. Ancak, hemen hiçbirisinin TÜRMOB yönetiminin oluşumundaki “temsilde eşitsizlik, yani 3568 sayılı Yasa’daki 5’e 4 adaletsizliği” konusunu gündeme getirdiklerini görmedik, tanık da olamadık. Bu dönemde getirilir mi, bekleyip göreceğiz.

Bugüne kadar görev yapan genel başkanların konuyu bu yönüyle gündeme getirmemelerinin kendilerince çeşitli nedenleri ya da çekinceleri olabilir. Bu çekincelerden ilk akla geleni, görev yapmış genel başkanların maliye hesap uzmanı ya da gelirler kontrolörü kökenli olmalarından kaynaklı isteksizlikleri olabilir! Diğer bir neden ise, bu genel başkanların Maliye kökenli olmalarından kaynaklı iyi ilişkilerinin yönetimleri döneminde sürdürülmesi halinde daha başarılı olabilecekleri kanısı olabilir.

“Bu dönem durum değişti,” diyenler olacaktır. Bence, yeni genel başkan Sayın Nail Sanlı’nın öncekilerden önemli farkı, “maliye ya da bürokrat” kökenli olmamasıdır. Serbest çalışan SMMM iken sınavla YMM unvanı almış olması, SM ve SMMM meslek mensuplarının sorunlarına daha fazla eğilebileceği konusunda bu kesimi umutlandırdığı düşünülmektedir. Hep bilmekteyiz ki, SM ve SMMM meslek mensuplarının sorunları had safhadadır. YMM meslek mensuplarının da sorunları olmakla birlikte, en azından ekonomik durumları ve angaryalar anlamında sıkıntıları görece azdır.

YMM ve SMMM unvanlı meslek mensupları arasında muhasebe, denetim ve bağımsız denetim alanlarında sorunlar yaşanabilmektedir. SMMM kökenli yeni YMM genel başkanımızın bu konulara yaklaşımlarını ve başarı grafiğini önümüzdeki günlerde hep beraber göreceğiz.

Özellikle bağımsız denetim alanında yapılan iş ve verilen hizmetlerin aynı olmasına karşın, zaman zaman ayrımcılık yapıldığı görülmektedir. Bağımsız denetim çalışma alanlarına ilişkin kimi yasal düzenlemelerde denetimin yalnızca YMM unvanlılara ait olduğu biçimindeki bürokratik baskı ve engellemelere karşı ne derece hassasiyetle yaklaşılacağına da süreç içerisinde tanık olacağız.

21. yüzyılda 21 yaşına girmiş yasal mesleki örgütlülüğe ve birikime karşın, YMM’lerin SMMM meslek mensuplarına hâlâ üstatlık taslayan, kendilerini üstün gören, yukarıdan bakan, en iyi ben yönetirim vb. biçimindeki anlayışların artık gerilerde kaldığını, düşünmek istiyorum. Şuna inanıyorum ki; meslek kitlesi geçmişte bu türden yaklaşımları ibretle izlemiştir. Oysa doğru mesleki örgütsel dayanışma anlayışı bunu reddetmektedir.

Elbette ki yeni bir genel başkan ve yeni bir yönetim kurulu kitleler için yeni bir heyecan kaynağıdır. Üyeler, yeni anlayış ve düşüncelerin, projelerin ortaya konacağını ve uygulanacağını düşünerek umutlanırlar. Bu bakımdan, yeni genel başkanın ve yönetim kurulunun “ne yaptıklarını görebilmek için” belirli bir süre gerekir. En azından genel kurula sunulan projelerin akıbetini görmek için beklemek lazım.

Eğer Yeni Yönetim, toplumsal sorunlara daha duyarlı, anti demokratik uygulamalara tepkili, katılımcı bir TÜRMOB’un öncüsü olacaksa, bunların yanı sıra (ve belki de öncelikle) kendi içyapısını, organlarının oluşumunu düzenleyen yasa ve yönetmeliklerin demokratikleştirilmesi için de samimiyetle ve cesaretle etkin çaba göstermelidir. Genel kurul üyeleri de böyle düşündükleri ve inandıkları için oy vermişlerdir. Başarı dileklerimle…

SMMM Gökhan DEDE  (SOB) – 11.11.2010

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder